Son saatlerde Youtube kripto para içerikli 6 kanalı, içeriklerinin sitenin “zararlı ve tehlikeli” politikası gereği kapatıldı. Kanalındaki içerikleri silinen üyelerden biri olan Chris Dunn, kanalı 200 binden fazla abonesi olduğunu ve birçok videosunun aniden kaldırıldığını söyledi. Benzer sebeplerden kapatılan başka Youtube kanalları da bulunuyor.
Youtube Kripto Para İçeriklerini Temizlemeye Başladı
Bazıları, Chris Dunn, Chico Crypto, The Cryptoverse, Crypto Tips ve BTC Sessions gibi tanınmış kripto kanallarının sansürünün yakında daha küçük kanallara gelebilecek daha büyük bir tasfiye sinyali verdiğini düşünüyor. Dunn’ın durumunda, kripto içeriğinin çoğunun kaldırıldığı ve kanalına yapılan yüklemelerde neredeyse iki yıllık içerik üretiminin kaldırıldığı anlaşılıyor.
.@YouTube just removed most of my crypto videos citing "harmful or dangerous content" and "sale of regulated goods"… it's been 10 years of making videos, 200k+ subs, and 7M+ views. WTF are you guys doing @TeamYouTube?! pic.twitter.com/MPcKbBVrC4
Twitter’da 67 bin aboneli kanalından birden fazla video yayınlandıktan sonra video paylaşım platformundan bir hafta boyunca yasaklandığını iddia eden Chico Crypto, Twitter’da şunları söyledi:
Kelimenin tam anlamıyla Youtube benim en popüler videolarımı hiç Bitcoin’i duymamışlar gibi kaldırdı. Sadece “duyup duymadıklarını” sormak lazım. Sadece “Zararlı ve tehlikeli içerik” Kripto Paraların ”tehlikeli” içerik olması düşüncesiyle sanırım artık Bitcoin hakkında bir şeyler duyurmak tehlikeli olarak anlaşılıyor.
YouTube En Çok Kullanılan Ağlardan Birisiydi
Youtube kripto para içeriği barındıran ve bu anlamda en çok kullanılan sosyal medya ağlarından birisiydi. Son dönemlerde bir çok kripto kanalı geliştirildi, bazıları muazzam miktarda abone kazandı.
Influencer Omar Bham, video devinin sektöre karşı ciddi adımlar attığından emin. Bham, kriptoyla ilgili Facebook grubunun bir süre önce nasıl silindiğine bir örnek vererek Google ve Facebook gibi dev şirketlerin gücünden bahsetmişti. Dahası, sosyal medya devi grubu yöneten tüm hesapları sildi ve o zamandan beri herhangi bir açıklama yapmadı ya da sorulara cevap vermedi. Bham, Youtube’un da şimdi aynı şeyi yapıyor olabileceğini öne sürüyor.
Sosyal ağlar ilk kez kripto endüstrisine karşı yasal işlem başlattı. 2018 yılı boyunca, hem Google hem de Facebook kriptoyla ilgili reklamları yasakladı. O yılın ilerleyen saatlerinde, Google yasağı kısmen kaldırmış ve Facebook da kaldırmıştı.
YouTube, konuyla ilgili resmi bir bildirimin yapmadı henüz. Bu nedenle bunun kasıtlı bir saldırı veya güvenlik önlemi olup olmadığını henüz bilmiyoruz.
Apple’nin iCloud ve diğer Apple hesaplarını hacklediğini öne sürerek Apple’dan yüz binlerce dolarlık bitcoin isteyen Türk asıllı İngiliz hacker Kerem Albayrak, Apple’ye şantaj yapmaktan suçlu bulundu. 2 yıl hapis cezasına çarptırılan Kerem Albayrak’ın cezası bir müddet ertelendi. Ayrıca Türk asıllı İngiliz hackera 6 ay ev hapsi ve 300 saatlik kamu hizmeti cezası da verildi.
Apple Bitcoin Ödemesine yanaşmadı! Türk Hacker, Bitcoin fiyatını arttırdı!
Londra’nın Kuzeyinde yaşayan 22 yaşındaki Kerem Albayrak; milyonlarca iCloud hesabına erişimi olduğunu iddia ederek Apple Security ile iletişime geçip durumu beyan etti. Apple yetkililerinden “veritabanını silmek tehdidi” ile ~+75.000 dolarlık kripto para veya bin 100 dolarlık iTunes hediye kartı ödemesini istedi. Kerem Albayrak, 12 Mart 2017’de Apple Security’ye, şirketin ödemeyi reddetmesi durumunda 319 milyon iCloud hesabıyla ilişkili veritabanını çevrimiçi satacağını ve telefonları fabrika ayarlarına sıfırlayacağını söylemişti.
Apple Bitcoin ile Fidye İsteyen Türk Hacker
Bu olaydan yaklaşık bir hafta sonra Türk hacker; YouTube’da rastgele görünen iki iCloud hesabına erişdiğini beyan eden bir video dizisi yayınladı ve bağlantıyı Apple’ye ve diğer medya kuruluşlarına gönderdi. İki gün sonra, fidyenin 100.000 dolara yükseldiğini ve Apple Bitcoin veya diğer kripto para bazlı ödeme yapmazsa elindeki tüm iCloud hesaplarını sıfırlayacağını duyurdu. Cupertino merkezli teknoloji şirketi hem ABD’de hem de İngiltere’de servis veren kolluk kuvvetleri ile temasa geçti.
Türk asıllı İngiliz Hacker Kerem Albayrak, 2 yıl hapisle cezalandırıldı
28 Mart 2017’de İngiltere Ulusal Suç Ajansı’nın (NCA) Ulusal Siber Suç Birimi; Kuzey Londra’daki evinde Kerem Albayrak’ı kıs kıvrak tutukladı. Telefonu, bilgisayarları ve sabit diski de dahil olmak üzere çeşitli donanımsal cihazları da ele geçirdi. Soruşturma sırasında İngiltere Ulusal Suç Ajansı NCA, Kerem Albayrak’ın “Türk Suç Ailesi” olarak isimlendirilen hacker grubunun sözcüsü olduğunu iddia ettiğini de ekledi. Dedektifler ayrıca Apple’nin verilerden ödün vermediği yönündeki bulgularını da onayladı. Kerem Albayrak’ın sahip olduğu iddia edilen veriler, daha önce tehlikeye girmiş, kara listeye alınan üçüncü taraf hizmetlerindendi ve çoğunlukla etkin değildi.
Mahkeme geçtiğimiz günlerde sonuçlandı ve Kerem Albayrak; Apple Inc’e şantaj yapmaktan ötürü suçlu bulundu. NCA’nın kıdemli soruşturma ajanı Anna Smith, “ Kerem Albayrak, iki hesabı da hackleyip çok uluslu büyük bir şirkete şantaj yaptıktan sonra adaletten kaçabileceğine inandı. Soruşturma sırasında ünlü olmaya çalıştığı ve para kazanmaya çalıştığı da çıktı, ama cezadan kaçamadı.” dedi.
Tüm kullanıcıların herhangi bir platformdan ödeme yapmasına ve ya ödeme almasına güvenlik getiren kriptokrasi dünyasında ki yepyeni bir sözleşme tipidir.
Kyber Network (KNC) 24 Eylül 2017 tarihinde 1,85$ seviyesinden piyasaya giriş yapmış tokendir.
İşlemleri çok hızlıdır,çünkü onay beklemezsiniz.
Kripto paralarımızı nakit paraya çevirmek için kullandığımız bir çok koin borsa siteleri ”Kyber Network”un teknolojik alt yapısını kullanıyor.
Kyber Network’un kurucuları Yaron Velner,Loi Luu ve Victor Tran’dır.
KNC satın almak için önce başka bir para birimi alıp bunu borsalarda KNC Coine dönüştürmemiz lazım,direk KNC satın alamıyoruz.
KyberNetwork KNC Nedir?
KyberNetwork, tüccarlar ve kullanıcılar için pratik bir değişim kurmak ve hızlı bir şekilde coinleri zahmetsizce ve güvenle dönüştürmek için ödeme API’leri sağlamak da dahil olmak üzere çeşitli faydalı uygulamalar sağlayan zincir ve merkezsiz bir exchange’tir. Emir defteri yoktur. Kullanıcılar, işlemi göndermeden önce dönüşüm oranını bilir ve ilgili tutarı alırlar. Kullanıcılar herhangi bir ekstra ücret ödememektedir (işlemin gaz ücretleri dışında). KyberNetwork, dönüşüm oranındaki makul bir fiyatlandırma ile yararlanır.
KNC Nereden Satın Alınır ? KNC Satın Al
KyberNetwork, dijital varlıkların değişimini ve dönüştürülmesini sağlayan yeni bir sistemdir. Herkesin sorunsuz herhangi bir belirteçten ödeme almasına olanak tanıyan zengin ödeme API’leri ve yeni bir sözleşme cüzdanı sağlamayı hedefliyorlar. Bu cüzdan sayesinde kullanıcıların kriptokrasi dünyasındaki türev işlemlerine bağlı fiyat dalgalanmalarının risklerini de hafifletebilir.
Verilen hizmet kalitesi;
Her operasyon akıllı sözleşmede gerçekleşir.
Yüksek likidite sağlamak için tüm belirteçlerin rezervini koruyoruz.
Coinbase, Earn.com için 100 Milyon Dolar yatırım yapmıştı ve bu yatırımını artık sonlandırarak projeyi kapatıyor.
Coinbase Earn.com
Dünyanın en büyük Amerikan merkezli kripto para borsalarından birisi olan Coinbase, geçtiğimiz dönemlerde tamı tamına 100 milyon dolar yatırım yaparak satın aldığı Earn.com’u kapatma kararı aldı.
Coinbase Earn.com kapanıyor!
ABD merkezli Coinbase borsası, yatırımcılarına ve kullanıcılarına gönderdiği bir bildiri ile Earn.com’u, Coin base kendi Earn (kazan) platformuna daha iyi odaklanabilmek için kapatacağını belirtildi. Coinbase, aslında satın aldığı Earn.com platformunun özelliklerini, bunları kripto para sektörüne uyarlayarak sunmakta. Geçtiğimiz yıl boyunca birçok kripto para birimi konusunda eğitici videolar hazırlayan ve bunları izleyenlere ilgili kripto para ile ödül olarak sunan Coinbase, oluşturduğu Earn projesiyle kesinlikle kripto para sektörünün önemli bir platformu haline geldi. Airdrop takipçilerimizin önemli bir ilgi odağıydı aynı zamanda. Merak etmeyin platform kapanmıyor.
Coinbase Earn Airdrop Bilgisi
Coinbase Earn üzerinde şu an için Orchid, Tezos, Dai, EOS, Stellar Lumens, Zcash, Basic Attention Token, 0x kripto para birimleri için eğitici videolar bulunuyor. BAT programına 8 dolara kadar, XLM ve EOS programına katılanlar 50’şer dolara kadar, Dai programına katılanlar 20 dolara kadar, Tezos programına katılanlar 6 dolara kadar, son eklenen Orchid programına katılanlar ise 52 dolara kadar ilgili kripto para birimi kazanma şansına sahip. Şuraya giderek kayıt olabilirsiniz ve fazladan 10$ daha kazanabilirsiniz: https://www.coinbase.com/10DolarKazan
Coinbase aslında son aylarda, yılın başlarında yapamadığı girişimleri yapmaya başladı. Geçtiğimiz günlerde Coinbase CEO’su Brian Armstrong’un almayı başardığı bir patent, kripto para sektörünü heyecanlandırdı. Coinbase’nin CEO’su Armstrong, e–posta ile kolay bir şekilde Bitcoin (BTC) gönderme yönteminin patentini aldı ve bu yöntem yakın bir zamanda hayatlarımıza girebilir.
Coinbase Earn CEO’su Amstrong, Kripto Paralar için Kurumsal Yatırımları Onayladı
Yaygın olarak bildirildiği üzere bu son düşüş, yatırımcıları yükseliş beklentilerinden caydırmadı. Bu, birçok kişinin bir sonraki dalgalanma için biriktirme ve elde tutma fırsatı yakalamasını sağladı.Ki bu yatırımcıların bazıları kurumsal yatırımcılar. Bunların son aylarda sektöre akın ettiği bildirildi.
Bu gelişme geçen hafta Coinbase CEO’su Brian Armstrong tarafından onaylandı. CEO’ya göre, haftada yaklaşık 200-400 milyon dolarlık para kripto para alanına kurumsal müşterilerden geliyorlar. Son düşüş, biraz daha satın alma fırsatı sunacak. Bu, sert birikim çabaları bir sonraki yeşil grafiği tetikleyebilir. Devamı: https://coinotag.com/coinbase-kurumsal-yatirimcilari-kabul-edecek/
Ethereum Kurucu Ortağı ve Cardano kurucusu Charles Hoskinson, kripto paraların vaat ettikleri ve blockchain teknolojisinin getirdiği sisteme inanmanın her şeyden daha önemli olduğunu vurguladı. “İnsanlara değil kodlara güvenin.” dedi
ethereum
Ethereum kurucu ortağı Hoskinson geleceği kodda görüyor:
Hoskinson, Ethereum kurucu ortaklarından biri. Ayrıca açık ve merkezsiz blockchain platformu olan Cardano’nun da kurucusu. Bu sistem ise dijital nakit olarak kullanılmak üzere ADA’yı sunuyor. Sistem günlük harcamalar, ödemeler yapmak ve sınır ötesi para gönderimleri için tasarlandı.
Cardano ekibi şöyle açıklıyor: “Gelecekteki ticareti ve işletmeleri destekleyecek akıllı sözleşmeleri ve dijital yasal sözleşmeleri ele almak için ayrı bir bilgi işlem katmanı oluşturulacak. Cardano ayrıca dapps olarak da bilinen merkezsiz uygulamaları da çalıştıracak. Bu servisler tek bir taraf tarafından kontrol edilmeyecek. Bunun yerine blockchain üzerinde faaliyet gösterecek.”
Bu sistem, insanlar tarafından elle idare edilen süreçleri devre dışı bırakarak yeni bir para türünü kullanıyor.
Bu ayın başlarında düzenlenen bir soru cevap oturumunda, Hoskinson neden kodu insandan daha üstün gördüğüne açıklama getirdi. Ayrıca neden geleneksel bankacılık ve merkez bankaları, şirket çalışanları ve hükümet yetkilileri tarafından kontrol edilen günümüz finansal hizmetlerinin yerine geleceğin kod üzerine inşa edilen sistemlerde olduğu inandığını da belirtti.
Ethereum
Kendisinin neden güvenilir olduğu sorusuna ise Hoskinson şöyle devam verdi: “Ben güvenilirim çünkü size doğrudan söylüyorum: Bana güvenmeyin. İnsanlara güvenmeyin. Koda güvenin, protokollere güvenin, bilime güvenin.”
Hoskinson konuşmasına şöyle devam etti: “Eğer kodunuz varsa protokolleriniz de var; çek ve bakiyeniz var; bilimsel yönteminiz var; gerçekliğin ne olduğu hakkında üçüncü taraf, bağımsız, önyargısız, birleşik görüşler elde edersiniz.
Bundan dolayı bana güvenmeyin. Koda güvenin. Protokole güvenin. Sürece güvenin. Ve sonra tek soru şu: Bizim elde etmeyi istediğimiz şey için en iyi süreç hangisi? Ve bu süreçleri oluşturmak ve sürdürmek için en doğru teşvik nedir?”
Sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi sağlıklı sonuçlar doğurmayabilir. Ayrıca burada yer alan bilgiler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir.
DigixDAO, gerçek altın birimleriyle desteklenen yeni bir kripto para birimi yaratmayı planlıyor. DigixDAO, Digix Global Ekosistemini nasıl büyüteceklerine dair kararlar alan bir grup katılımcıdan oluşan Merkezi Olmayan Özerk Organizasyon’dur. Katılımcılar DGD tokenlarını “Ethereum Blockchain’deki ilk Crowdsale” olarak satın almışlardır.
DGD token sahipleri, DigixDAO’ya sunulan herhangi bir teklifle ilgili kararlar alabilirler. Digix’in büyümesinde oylama ve karar verme için bir ödül olarak, DGD sahiplerine 1 gram altın temsil eden bir sembol olan DGX ile ilgili ödüller verilir. Altının tokenizasyonu, kripto para birimi istikrar ve değer depolamayı amaçlamaktadır. Bitcoin genellikle dijital altın olarak anılır, ancak bu kılavuzda, DigixDAO’nun gerçek altın sahipliğinizi nasıl dijitalleştirdiğine bakacağız.
Varlık Kanıtı
1 gr altın temsil eden DGX tokenlarını dağıtmak için, Digix, Varlık Kanıtını (PoA) kullanır. Süreç, bir varlığın Ethereum blockchain üzerinde bulundurulmasını ve PoA Asset Kartlarının oluşturulmasını içerir. “Varlık kartları, gözetim zincirindeki kuruluşlardan, yani Satıcı, Sorumlu, Denetçi’den alınan sıralı dijital imzalar kullanılarak onaylanmıştır. Bu belgeler, ayrıca satın alma ve depo makbuzları ile sağlanan ve kalıcı kayıt için InterPlanetary Dosya Sistemi’ne yüklenen kanıtlarla doğrulanmıştır. .”
The Value, ValueMax Singapore, London Bullion Market Associate sertifikalı altın külçe çubuklarını satan halka açık bir şirkettir. Bağımsız Denetçi, Bureau Veritas Müfettişliği, her çeyrekte altın kalitesini ve miktarını kontrol eder.
Katılımcı Muhafaza Vault, Singapur’da yer almaktadır. Kasaları 30 tona kadar altın saklayabilir, ancak gelecekte Digix dünya genelinde düzenleyici fazlalık için daha fazla kasa açmaya çalışacak gibi duruyor.
Artık altının nasıl güvende olduğunu biliyoruz, şimdi DGX tokenları yapmanın zamanı geldi. DGX tokenları, PoA kartlarını alan ve her bir gram altın için DGX tokenları üreten akıllı bir sözleşmeyle oluşturulur. Örneğin, akıllı sözleşmeye bir 100g PoA kart gönderilirse, 100 DGX token yaratılır ve bir Ethereum cüzdanına gönderilir. Bu, Digix’in kısmi rezervlere katılmadığı anlamına gelir. Her DGX jetonu her zaman 1g altın gösterir ve 0.001g’ye bölünebilir.
DGX tokenleri, altın depolama ve koruma ile ilişkili iki ücret paketi ile birlikte gelir. DGX’i bir Ethereum cüzdanına aktarırken yıllık % 0,60 ve aynı zamanda % 0,13’lük bir işlem ücreti olan bir vergi kesintisi ücreti vardır. Bununla birlikte, Digix ilk çalışma yılı boyunca depolama ücretlerini dalgalandırır.
Daha sonra DGX ücretlerinin DGD sahiplerine nasıl geçtiğini tartışacağız.
DGX tokenleri üretmek için PoA kartlarını kullanmak yerine, ters işlem de mevcuttur. DGX jetonlarını PoA kartlarına dönüştürmek size 1 DGX jetonuna mal olacaktır. İddia ettiğiniz altın çubuk da 100 gramın bir katı olmalı ve altın çubuğunuzu şahsen ya da ülkeye bağlı olarak size göndermeyi seçebilirsiniz.
DGX tokenleri, DigixDAO’nun püf noktasıdır ve iki problemi çözmeyi amaçlar. Kripto para birimlerine çok ihtiyaç duyulan istikrarı sağlarken, altın varlıklara sahip olma ve tasfiye etmeyi daha kolay ve ucuz hale getirmek istiyorlar. Henüz satın alınamamasına rağmen, DGX tokenlerinin 2018’in ilk çeyreğinde piyasaya sürülmesi bekleniyor.
DGD Token
DGD sahipleri DigixDAO fonlarının nasıl tahsis edildiğine oy verebilirler. DGD token sahipleri “DigixDAO’ya sunulan tekliflere aktif yönetim kararları verebilirler.”
Ancak, proje tekliflerini değerlendiren ve onaylayan DGD sahiplerinin ödülleri hakkında bazı kafa karışıklıkları var. Digix Global SSS, “her bir sembolün, DigixDAO’nun DGX altın tokuşlarında belirtilen Digix Gold’taki işlem ücretinin kanıtlanmış bir payı ile size ödüllendirildiğini” belirtiyor.
Digix Global Ekibi
Singapur merkezli Digix ekibi üç kurucu tarafından yönetiliyor: Kai C. Chng, Anthony Eufemio ve Shaun Djie. Kai C. Chng, HSBC için eski bir tüccar NYU School of Business mezunu. Blockchain teknolojisine olan güçlü inancı nedeniyle iş alım satım güvencesinden ayrıldı. Anthony Eufemio, USC Viterbi’den mezun oldu ve 18 yılı aşkın süredir yazılım geliştirmede çalıştı. Shaun Djie, “Asya’daki en büyük Ethereum Meetup grubunun baş koordinatörü” ve Singapur hükümeti için “Akıllı Ulus Araştırma” nın bir üyesi.
DGD Nereden Alınır?
DGD hacminin büyük çoğunluğu Binance ve Huobi’de gerçekleşir. Binance borsasından BTC ve ETH karşılığı DGX alabilirsiniz. DGX piyasaya çıktığında, Digix pazarında Ether ile satın alınabilir.
Uzun bir süredir ayı piyasasında işlem gören Bitcoin Fiyatı son bir ayda 6500 dolar seviyesini iki kez yokladı. Birçok analist Bitcoin dip değeri neresi sorusuna cevap bulmakta zorlanırken, başvurulan bazı indikatörler bu soru için önemli ipuçları veriyor.
Bitcoin dibi görmüş olabilir mi? Bitcoin düşüşte!
Analistler birkaç aylık düşüşten sonra Bitcoin ’in bir sonraki hareketinin ne yöne doğru olacağını kestirmeye çalışıyor. Bu tahmini yapmak için Bitcoin dip değeri gördü mü sorusunun cevabı onlar için önem arz ediyor. Mevcut durumda bir ortak görüşe varılamadığı için bazı analistler bir sonraki dönem için boğa derken, bazıları ayı piyasasının devam ettiğini iddia ediyor.
Genel kanıya göre piyasada var olan volatilite hesaba katıldığında Bitcoin fiyat hareketlerini önceden kestirmek çok zor. Bununla birlikte, BTC fiyatlarının belirli zamanlarda ne tarafa gideceğine dair ipuçları veren indikatörler de mevcut. Bunlardan bir tanesi basit hareketli ortalama göstergesi.
The 2Y MA Multiplier suggests we're in oversold territory.
Historically these have been good places to accumulate $BTC for long term investing.
Bu göstergeye göre, BTC fiyatları ne zaman 2 yıllık hareketli ortalamanın altında işlem görmeye başlasa, yatırımcılar için Bitcoin uzun vadeli alım bölgesine girmiş demektir. Twitter dünyasının ünlü kripto para analist hesabı Byzantine General de, yakın zamanda paylaştığı tweet’inde BTC fiyatlarının iki yıllık hareketli ortalamanın altında işlem gördüğüne dikkat çekti.
Bitcoin Dip Değerinde! Bitcoin’in 2 yıllık ortalamanın altında işlem görüyor
General Byzantine’e göre BTC fiyatları aşırı satım bölgesine girdiği için BTC dip değeri çok uzakta değil. Meşhur hesabın paylaştığı analiz grafiğine baktığımızda bunun boş bir iddia olmadığını görebiliyoruz. Bitcoin ne zaman bu seviyenin altına düşse çok geçmeden dip yapıyor. Sonrasında da büyük bir kırılma meydana geliyor.
Bitcoin dip değeri uzakta değil iddiasını destekleyen başka kanıtlar da mevcut. Piyasa istihbarat firması Glassnode, yakın zamanda paylaştığı raporunda Bitcoin’in en dip seviyeyi gördüğüne dair kuvvetli işaretlerin bir araya geldiğini iddia etti. (Dip bulundu mu, Bitcoin yeniden 7000 doların üzerinde!)
Glassnode yetkilileri raporda, Piyasa değeri ile mevcut değer arasındaki korelasyon oranının 1’e yaklaştığını belirttiler. Peki, bu önerme ne anlama geliyor. Eğer bu iki değer arasındaki konsolidasyon 1’e yaklaşırsa, bu durum genellikle kripto para piyasası için dip seviye anlamına gelir. Buna göre alım zamanı gelmiş de geçiyor bile!
Diğer taraftan, Bitcoin’in son bir ayda 6500 dolar seviyesinden 2 defa güçlü bir tepki vermesi bu seviyede çok güçlü bir destek seviyesi oluşturduğunu gösteriyor. Tarihsel süreci göz önünde bulundurduğumuzda halving olayı öncesinde BTC fiyatlarını bir miktar yükseliş gösterdiğini görebiliriz. Buna göre Bitcoin dip seviye yapmamış olsa bile alım yapmak için en uygun zaman diliminde olabiliriz.
CoinOtag‘dan Bitcoin haberleri, Coin Haberleri ve Coin Yorumları başlıklarını takip edebilir, ayrıca Instagram ve Twitter’dan da takip edebilirsiniz!
Kripto para piyasası Bitcoin’in hayatımıza girdiği 10 yıllık süre içerisinde ciddi bir gelişme gösterdi ve hala büyümeye devam ediyor. İşte Mainnet ‘in O Projeleri!
Geçtiğimiz yıllarda toplam piyasa değerine göre top 10 kripto para arasında yer alan BitConnect gibi bazı Birimlerin değeri şu an sıfıra inmiş durumdayken; sıfırdan başlayan Tezosgibi bazı projeler de top 10’a girmeyi başardı. Bu da bizlere kripto para piyasasında devamlı bir döngü olduğunu göstermekte.
Mainnet ’e Geçiş Neden Önemli?
Süregelen bu döngü içerisinde paranızı katlamanın yollarından birisi de gerçek kullanım alanına sahip projeleri takip ederek; özellikle mainnet gibi geçiş süreçlerinden önce elinizi çabuk tutmak şeklinde ifade edilebilir. Kendi ana ağına sahip olmayan ancak; yol haritasında kendi ana ağına geçmeyi planlayan projeler bunu başarılı bir şekilde gerçekleştirdiklerinde genellikle minimum %10 ile %20 arasında bir yükseliş yakalamakta.
Mainnet’e geçişin bu kadar önemli olmasının sebebi ise gerçek bir kullanım alanına sahip kripto para projesinin yayınladığı yol haritasında önemli bir adımı gerçekleştirmiş olmasından kaynaklanmakta.
Geçtiğimiz yıllarda mainnet’e geçen ünlü projelerden birisi konumundaki Tezos’a baktığımızda; Eylül ayının başlarında 1,18 dolardan işlem gören XTZ’nin, mainnet’e geçiş sonrası 1,77 dolara kadar çıktığını görmek mümkün. Bu da fiyatın neredeyse yüzde 50 artış yaşadığı anlamına gelmekte.
Popüler başka bir coin olan Matic de tamamladığı mainnet geçiş etkinliği ( α-mainnet) sonrasında 23 milyar dolarlık toplam piyasa değerinden; 40 milyar dolarlık toplam piyasa değerine kadar yükselerek bu durumun aslında yatırımcılar için ne kadar kazançlı olabileceğini bir kez daha gösterdi.
Ethereum tabanlı bit token halindeyken mainnet’e geçen Tron da zamanla ciddi bir yükseliş sergilemişti. Ve yukarıdaki teoriyi büyük oranda doğrulamıştı.
2020 Yılında Mainnet’e Geçecek Projeler
Bu bağlamda mainnet’e geçişin hem ilgili kripto para birimi, hem de buna yatırım yapan yatırımcılar açısından oldukça önemli olduğunu söylemek doğru olacaktır.
A short list of blockchain startups with upcoming mainnet launch and token distribution in first half of 2020. pic.twitter.com/jkjRn4D4PL
2020 yılında mainnet’e geçiş yapacak coin’lere ve topladıkları yatırım miktarına baktığımızda; kesinlikle Telegram’ın en çok heyecan yaratanların başında geldiğini söyleyebiliriz. 257 milyon dolar toplayan Filecoin ikinci, 205 milyon dolar toplayan Polkadot üçüncü, 195 milyon dolar toplayan Dfinity ise yatırım miktarı açısından dördüncü sırada yer alıyor.
Yukarıdaki projeler arasında önümüzdeki günlerde dikkatleri üzerine çekeceği düşünülen bir diğer proje ise AVA Labs olarak bilinmekte. Emin Gün Sirer gibi oldukça önemli bir bilim insanını barındıran AVA Labs projesi; özellikle son günlerde trend haline gelen Staking yani pasif gelir özelliği sunacak olması ile adını birçok kez daha duyuracak gibi duruyor.
Poloniex 7 kripto parayı delist etme kararı aldı. Listeden çıkarılan coinler arasında Digibyte da var. Tron CEO’su ile DGB arasında yaşanan fırtınalı kavganın Poloniex’e sıçraması şaşırtmadı.
Poloniex 7 kripto parayı delist ediyor
Kripto para borsası Poloniex, bugün yaptığı duyuru ile bazı kripto paraları desteklemekten vazgeçtiğini açıkladı. Borsa, hem performans iyileştirmesi amacı hem de müşterilerine daha iyi hizmet vermek için bu yolu tercih ettiğini duyurdu.
Poloniex misyon ve vizyon bildirgesinde varlık gayesini, sektörün inovatif projelerini öne çıkarmak ve kripto topluluğundaki dinamizmi desteklemek olarak açıklıyor. Bu ana çerçeveye girmediğini düşündüğü projeleri ise listeden çıkartıyor.
Borsa yaptıkları çalışmalar sonucunda aşağıdaki kripto paraların tahtasını kaldırmaya karar vermiş durumda:
DigiByte (DGB)
Factom (FCT)
MaidSafeCoin (MAID)
Omni (OMNI)
Primecoin (XPM)
Vertcoin (VTC)
Viacoin (VIA)
Poloniex delist haberi düşünce elbette gözler DigiByte (DGB) projesini aradı. Beklenen oldu ve DGB delist edildi. Digibyte’ın listeden çıkarılması beklenen bir durumdu zira Digibyte kurucusu Jared Tate’in Tron’u sert bir şekilde eleştirdiği tweet dizisine cevap Poloniex’ten gelmişti. Tron ile Poloniex borsası arasındaki ilişki sır değil.
Borsa yaptığı açıklamada, delist edilecek kripto paralar konusunda kendi kriterleri olduğunu belirtti. Bu kritler;
Düşük işlem hacmi
Poloniex hizmet standartlarına uymayan güvenlik seviyesi
Yetersiz geliştirici desteği
Proje sürdürülebilirlik maliyetinin yüksek oluşu
Projeler hakkında açılan davalar
Digibyte’ın bu kriterlerden hangisine takıldığı ise merak konusu.
Borsa yaptığı açıklama ile bahsi geçen kripto paraların 30 Aralık 2019 Türkiye saati ile 18:00’de kaldırılacağını beyan etti. Ancak kripto para çekim işlemleri 30 Ocak 2020’ye kadar devam edecek.
Bitcoin ’in mucidi Satoshi Nakamoto ’nun kim olduğu ya da birkaç insanın arkasına saklandığı bir kimlik mi açıklanabilmiş değil. Bu da belirli bir gizemin dışında bir miktar korku da yaratıyor.
2008 Küresel Ekonomik Krizi’nden yola çıkılarak oluşturulan Bitcoin, aslında temel olarak insanların ekonomik özgürlüklerini kendi ellerine almalarını ve bankalar gibi üçüncü taraflara güvenmek zorunda olmadan değer aktarımı yapabilmelerini hedefliyordu.
İlk yıllarda BTC’nin değeri nispeten düşük seviyelerde olduğu için güvenlik açıkları çok fazla konuşulmasa da artık; Bitcoin üzerine kurulu milyarlarca dolarlık bir ekosistem bulunuyor ve bu durum ister istemez güvenliğin en çok önem verilen unsurlardan birisi olmasına neden oluyor.
Satoshi Bitcoin’i Hackleyebilir Mi?
Birçok kullanıcı “Satoshi Nakamoto Bitcoin’i hackleyebilir mi?” sorusu yüzünden ciddi bir tedirginlikle Bitcoin’e yaklaşıyor: Öncelikle Bitcoin ağına veya Bitcoin yatırımcılarına yönelik saldırıları ikiye ayırmamız gerekiyor. Birinci saldırı türü direkt olarak Bitcoin blok zincirinin kendisine değil, bunu kullanan kişilere veya kurumlara yönelik olabilir.
Phishing olarak bilinen oltalama yöntemi kullanıcıları genellikle e-posta yoluyla kandırıp, kripto para cüzdanlarına erişmeyi ve insan hatası aracılığıyla BTC elde etmeyi amaçlamakta. Bunun yanı sıra sektörde popüler olan başka bir saldırı yöntemi olan truva atı veya buna benzer kötü amaçlı yazılım ile kişisel bilgilerin çalınması da BTC blok zincirinden bağımsız, insan hatasından kaynaklı bir saldırı konumunda.
Kripto para borsalarına yapılan ve zaman zaman milyonlarca BTC’nin çalınmasına neden olan saldırıların da yukarıdakilerden pek farkı yok ve sadece saldırının boyutu ile taraflar değişirken bunun nedeninin insan hatası olarak sabit kaldığı görülüyor.
İkinci türe giren ve direkt olarak BTC blok zinciri ağına yapılan saldırıların en çok bilineni ise “yüzde 51” veya “çifte harcama saldırısı” olarak karşımıza çıkıyor. Bunun yapılabilmesi için saldırganların; ağın madencilik hash rate’inin en az yüzde 51’ini ele geçirmesi ve devamında blok zincirini istedikleri gibi organize etmeleri gerekiyor. Mevcut hash rate değerine baktığımızda ise tek bir kişinin veya kurumun bu oranda hash rate’e ulaşmasının neredeyse imkansız olduğu düşünülüyor.
Yani Bitcoin ağı için insan hatasından yararlanmayan saldırılara karşı oldukça güvenli durumda olduğu yorumu yapılabilir.
Satoshi Nakamoto ve Bitcoin Sistemi
Birçok BTC yatırımcısının yeni yeni merak etmeye başladığı asıl konu ise Satoshi Nakamoto’nun Bitcoin sistemini oluştururken kendisine istediği zaman; sisteme aynı bir arka kapıdan girer gibi erişim yetkisi verecek bir gizli geçit yapıp yapmadığı oldu. BTC yatırımcıları arasında popüler olan bir teori; Satoshi Nakamoto’nun bu sayede sisteme girip istediği kadar Bitcoin’i hesabına geçirebileceğini baz alıyor. Peki bu gerçekten mümkün mü ve yapılması Satoshi açısından mantıklı mı?
İlk olarak Satoshi Nakamoto’nun “olası” servetini anlatarak konuya giriş yapmamız gerekiyor. Bizzat Satoshi tarafından doğrulanmasa da oldukça yüksek seviyede kabul görmüş bir teoriye göre Satoshi ilk günlerdeki BTC madenciliğinden yaklaşık 1 milyon adet Bitcoin elde etti.
Kripto para güvenlik danışmanı Sergio Demian Lerner 2009 yılındaki BTC madencilik verilerini inceledi ve tek bir bilgisayar tarafından aynı hash oranı kullanılarak kazılan BTC miktarını ortaya koydu.
Satoshi Nakamoto’ya ait olduğu belirtilen cüzdanın bu yolla toplamda 1.814.400 BTC’ye ulaştığını; bunların 1.148.800 tanesinin ise hala hiçbir şekilde harcanmadığını görmek mümkün. Bu da aslında Satoshi’nin mevcut piyasa değeri üzerinden yaklaşık 8 milyar dolarlık bir servete sahip olduğu anlamına geliyor. Satoshi gerçekten de Bitcoin kodu içerisinde bir açık kapı bırakmış olsa da bunun kendisi için ne derece faydalı olacağını aşağıdaki başlıkta tartışacağız.
Bitcoin Sisteminde Back Door Mümkün Olabilir mi?
Aslında teknik olarak BTC kodunun içerisinde gizli bir kapı (back door) bırakılması ve bunun bugüne kadar gizli kalması neredeyse imkansız. Açık kaynaklı bir yapıya sahip olan BTC kodu, düzenli olarak gözden geçirilmekte ve buna ek olarak BTC Core geliştiricileri tarafından da geliştirilmeye devam ediyor.
Bütün bunlara rağmen yine de bir mucize olduğunu ve binlerce kişinin incelediği Bitcoin kodunda kimsenin göremediği bir açık olduğunu varsayalım. Peki Satoshi’nin bunu kullanıp bütün BTC’leri ele geçirmesi kendisi için gerçekten mantıklı bir hamle mi olur?
Satoshi varsayılan kapıyı kullanıp bütün BTC’leri veya yüksek miktarda BTC’yi kendisine aktardığında; aslında temelde bir değere sahip olmayan Bitcoin’in arz-talep sayesinde kazandığı değeri de sıfıra indirmiş olacak. Yani bütün paranın tek bir kişiye aktarılması aslında hem arzı hem de talebi ortadan kaldırıyor ve değeri sıfıra indiriyor.
Bu da şu an 8 milyar dolarlık bir serveti olan Satoshi’nin, altın yumurtlayan kazı öldürmesi anlamına geliyor. Bitcoin’in ilerleyen yıllarda rezerv para birimi olmasının pek uzak bir ihtimal olmadığını da hesaba katarsak; Satoshi’nin serveti her geçen gün daha da artabilir.
Bundan da ayrı olarak; Satoshi’nin böyle bir açık kapı bırakması aslında BTC ağı ve kendisinin büyük icadı için bir güvenlik riski de oluşturuyor. Söz konusu gizli kapının kötü amaçlı bir kişi tarafından tespit edilmesi kesinlikle ağı tahmin edilemeyecek kadar kötü bir noktaya sürükleyebilir. Bu da ilk başlarda böyle bir kapı olsa bile daha sonra Satoshi’nin Bitcoin Core geliştiricilerini durumdan haberdar etmek için anonim bir çağrıda bulunmuş olabileceğini gözler önüne seriyor
CoinOtag‘dan Bitcoin haberleri, Coin Haberleri ve Coin Yorumları başlıklarını takip edebilir, ayrıca Instagram ve Twitter’dan da takip edebilirsiniz!
