- Ripple ile ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC) arasındaki devam eden gerilim, kripto para düzenlemeleri konusunda kritik meseleleri gözler önüne seriyor.
- Ripple’ın Baş Hukuk Müşaviri (CLO) Stuart Alderoty, SEC’in kripto paraları “kripto varlık menkul kıymetleri” olarak tanımlamasını eleştirdi.
- Alderoty, bu terimin hukuki bir dayanağı olmadığını ve kripto para sektöründeki paydaşları yanıltabileceğini savunuyor.
Bu makalede, kripto para sektöründeki devam eden düzenleyici mücadeleler, özellikle SEC’in kripto varlıkları tanımlama biçimi, Ripple’ın CLO’sunun yanıltıcı terminolojiler konusundaki son açıklamalarından yola çıkarak inceleniyor.
Ripple, SEC’in Terminolojisine Karşı Duruyor
Kripto para endüstrisini savunan bir duruş sergileyen Ripple CLO’su Stuart Alderoty, SEC’in kripto varlıkları sınıflandırma konusundaki iddialarına yanıt vermek üzere açıklamalarda bulundu. Alderoty, sosyal medya platformu X’te yaptığı bir paylaşımda “kripto varlık menkul kıymetleri” ifadesinin mevcut yasal çerçevelere dayanmadığını vurguladı. Bu gelişme, SEC’in birçok ünlü kripto kuruluşunu hedef alan kapsamlı bir baskı sürecinin ortasında gerçekleşti.
SEC’in FTX Sınıflandırmasının Sonuçları
SEC’in incelemesi özellikle 2022’de büyük finansal sorunlar nedeniyle iflas eden önemli kripto borsası FTX’e karşı yoğunlaşmış durumda. FTX’in yeniden yapılandırma planı, etkilenmiş alacaklılar için yaklaşık 16.3 milyar doları kurtarmayı hedefliyor ve bu süreçte nakit ve stablecoin’leri kullanıyor. Ancak, SEC’in son başvuruları stablecoin’lerin yasal durumu hakkında soru işaretleri oluşturuyor ve borsayı portföyünde “kripto varlık menkul kıymetleri” bulundurmakla suçluyor. Alderoty’nin bu terminolojinin hukuki bir temeli olmadığını iddia etmesi, SEC’in düzenleyici stratejilerini daha da zorlaştırma potansiyeline sahip.
Daha Geniş Düzenleyici Eğilimler ve Etkileri
Son birkaç hafta, Ripple için oldukça önemli geçti; özellikle Yargıç Analisa Torres’in SEC ile süregelen hukuki mücadelesinde şirketin 125 milyon dolar tazminat ödemesine hükmetmesi sonrasında. Bu karar, kripto kuruluşlarının SEC düzenlemeleriyle başa çıkma çabalarının ne kadar zorlu olduğuna işaret ediyor. Ripple dışında, Robinhood, Kraken ve Coinbase gibi diğer şirketler de SEC’in geniş kapsamlı yaptırımlarıyla karşı karşıya kaldı ve bu ajans, kripto para piyasası üzerindeki otoritesini sürdürmeye devam ediyor.
SEC’in Son Yaptırımları ve Gelecek Beklentileri
SEC’in kripto para firmalarına yönelik kampanyası, yalnızca Ripple ve FTX ile sınırlı değil. NFT pazar yeri OpenSea, yakın zamanda komisyon tarafından menkul kıymet olarak değerlendirilen dijital koleksiyonları ticaret yaptığı gerekçesiyle bir Wells Bildirimi aldı. Uniswap gibi daha önce etkilenen platformlarla paralel olarak, bu tür bir yaptırım uygulaması, SEC’in hızla gelişen kripto ekosistemini tanımlama ve düzenleme konusundaki agresif tutumunu gözler önüne seriyor.
Geleceğe baktığımızda, kripto endüstrisi, yaklaşan siyasi geçişlerin katı düzenleyici denetimleri bertaraf edebileceği konusunda iyimser. Bu yılın ilerleyen dönemlerinde yönetim değişikliği, kripto paraların nasıl düzenleneceği konusunda yeni bir değerlendirmeye yol açabilir; özellikle SEC Başkanı Gary Gensler’in politikaları giderek daha fazla sorgulandığı için.
Sonuç
Kripto para varlıklarının sınıflandırılmasıyla ilgili tartışmalar yoğunlaşırken, kesin düzenleyici çerçevelerin hâlâ belirsizlik içinde olduğu açık. Ripple’ın SEC’e karşı duruşu, kripto para pazarındaki gerilimi aydınlatmakta ve hem hukuki tanımların karmaşıklıklarını hem de sektör üzerindeki daha geniş etkileri ortaya koymakta. Paydaşların, ABD’de kripto para düzenlemelerinin geleceğini önemli ölçüde şekillendirecek bu gelişmeleri yakından takip etmesi gerekiyor.