- Pazartesi günü, 40’tan fazla Cumhuriyetçi yasa koyucunun baskısıyla, ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu’nun (SEC) tartışmalı kripto saklama kuralı tekrar incelemeye alındı.
- Meclis Finansal Hizmetler Komitesi Başkanı Patrick McHenry, Senatör Cynthia Lummis ve diğer iki partili yasa koyucuların liderliğindeki bu mektup, Başkan Joe Biden’ın vetosuyla karşılaşan SAB 121’in iki partili reddinin ardından geldi.
- Eleştirmenler uzun zamandır SAB 121’in geleneksel muhasebe standartlarını bozduğunu, finansal kuruluşlara gereksiz baskılar uyguladığını ve kripto sektöründe inovasyonu engellediğini savunmaktadır.
İki partili bir grup yasa koyucu, devam eden düzenleyici tartışmaların ortasında, SEC’in tartışmalı kripto saklama kuralını netleştirmesi ve yeniden değerlendirmesi çağrısında bulunuyor.
Kripto Saklama Kurallarında Şeffaflık Çağrısı
Önceki dört Cumhuriyetçi yasa koyucu, SEC’in kripto saklama kuralının yeniden gözden geçirilmesi talebinde bulundu. Bu baskı, kripto alanında daha net düzenleyici yönergeler ihtiyacını vurguluyor ve SAB 121’in oluşturduğu kripto saklama kuralı etrafındaki uyumsuzluğa dikkat çekiyor. Tartışma, dijital varlıkların bilanço tablosunda yükümlülük olarak sınıflandırılması etrafında dönüyor; eleştirmenler bu gereksinimin finansal kurumların kripto saklama pazarına girmesini engelleyebileceğini ve tüketicilere daha yüksek riskler yükleyebileceğini savunuyor.
İki Partili Çabalar ve Başkanlık Karşıtlığı
Kongre tarafından SAB 121’in iki partili iptali onaylandıktan sonra, Başkan Joe Biden’ın vetosu ilerlemeyi durdurdu. Veto, finansal istikrar ve yatırımcı koruması konularındaki endişelere dayanıyordu. Bu engellemelere rağmen, yasa koyucuların kararlılığı sarsılmamış görünüyor. Yasa koyucular, SEC’in mevcut düzenleyici yaklaşımının kripto endüstrisindeki büyümeyi ve inovasyonu boğduğunu belirtiyorlar. Yasa koyucuların mektubu, SEC’in bazı kurumlarla özel anlaşmalar yaparak SAB 121’e uyum sağlamalarını sağladığını ve bu durumun şeffaflık endişelerini artırdığını belirtiyor.
SEC’in Düzenleyici Yaklaşımına Eleştiriler
SAB 121, dijital varlık saklama ile ilişkili riskleri azaltmayı amaçlarken, bu riskleri merkezileştirip dağıtmak yerine merkezileştirdiği için önemli tepki aldı. Kurala göre yükümlülük tanıma gereksinimi, saklama hizmetlerini daha az düzenlenen, banka dışı kuruluşlara doğru itebilir ve potansiyel sistemik riskleri artırabilir. Yasa koyucular, bu düzenleyici yöntemi “dava yoluyla düzenleme” olarak algılayarak, sağlam ve yenilikçi bir finansal ortam için gerekli olan şeffaflık ve öngörülebilirlikten yoksun olduğunu öne sürüyorlar.
Yasama ve Yargı Tepkileri
Federal mahkemede son yapılan tartışmalar, SEC ile kripto endüstrisi arasındaki devam eden gerilimleri daha da vurguladı. Hakimler, SEC avukatlarını, net düzenleyici çerçeveler sağlamaktan ziyade yaptırım eylemlerine dayandıkları için eleştirdi. Bu eleştiriler, SEC’in Bitcoin ve Ethereum gibi büyük kripto paraları sınıflandırma konusundaki belirsiz duruşu nedeniyle piyasa oyuncularının düzenleyici bir belirsizlik içinde kaldığı endüstri görüşleriyle örtüşüyor. Ayrıca, Kraken adlı kripto para borsası, SEC’in suçlamalarına karşı bir jüri duruşması talep ederek daha geniş endüstrinin yargı ve düzenleyici netlik taleplerini yansıtıyor.
Sonuç
SAB 121 etrafındaki devam eden tartışma, ABD’deki kripto düzenlemesi için kritik bir dönemeç olduğunu ortaya koyuyor. Yasa koyucular, finansal kurumlar ve yargı, SEC’e daha şeffaf, tutarlı ve inovasyona dost bir düzenleyici yaklaşım benimsemesi için baskı yapıyor. Bu diyalog ilerledikçe, kripto saklama ve daha geniş piyasa dinamiklerinin geleceği, SEC tarafından belirlenen düzenleyici çerçeveler ve yasama organlarının tepkilerine önemli ölçüde bağlı olacak.