-
Bitcoin, borsa rezervlerinin büyük bir düşüş göstermesiyle birlikte önemli bir arz şokunun eşiğine gelebilir; bu durum, kripto para piyasasındaki dinamiklerin değiştiğine işaret ediyor.
-
Finansal dalgalanmalara rağmen, uzun vadeli yatırımcılar giderek daha fazla Bitcoin alıyor; borsalarda yalnızca 2.5 milyon BTC kalmış durumda.
-
Özellikle bu haftada, 2025 yılı itibarıyla Bitcoin ETF’leri için ilk çıkış gerçekleşti, bu da kurumsal ve bireysel yatırımda değişen eğilimleri vurguluyor.
Bitcoin’in borsa rezervleri tüm zamanların en düşük seviyesine ulaştıkça, uzmanlar yaklaşan bir arz şokunun 2025’te piyasa dinamiklerini yeniden şekillendirebileceğini öne sürüyor.
Bitcoin, Bir Arz Şokuna mı Gidiyor?
Bitcoin, hem bireysel hem de kurumsal yatırımcılardan artan ilgiyle yeni bir döneme giriş yapıyor. Borsa rezervleri, 2022 yılından bu yana kaydedilen en düşük seviyelere düşerken, piyasa eşi görülmemiş bir davranış sergiliyor.
Son veriler, ETF ihraççılarının Bitcoin’i mevcut madencilik çıktılarından 20 kat daha hızlı bir oranda satın aldığını gösteriyor. Bu durum, mevcut arz üzerinde baskı oluşturan ve gelecekteki temin sorunlarına yönelik endişeleri artıran bir talep artışını vurguluyor.
Bitcoin Borsa Rezervlerinde Yeni Düşük. Kaynak: CryptoQuant
Şu anda, yaklaşık 2.5 milyon BTC borsalarda kalmış durumda ve bu, son üç yılda görülmemiş bir seviyedir. Yatırımcılar, davranışlarında dikkat çekici bir değişim sergiliyor; ETF ihraççıları göz alıcı alıcılar olabilir, fakat bireysel yatırımcılar toplam arzın yaklaşık %69’unu kontrol ediyor. Bu durum, kurumsal ilginin güçlü olduğu sinyalini verirken, Bitcoin pazarının temel dinamiğinin bireysel yatırımcılar olduğunu gösteriyor.
ABD Spot Bitcoin ETF Net Girişleri. Kaynak: SoSoValue
Bitcoin için mevcut arz durumu kritik bir aşamadadır; toplam arzının %94’ünden fazlası zaten çıkarılmış durumda. Sürekli azalan mevcut miktar, arz krizi riskinin her zamankinden daha belirgin hale gelmesine neden oluyor. Talepteki mütevazı bir artış, büyük bir boğa piyasasını tetikleyebilir.
İlginç bir şekilde, Bitcoin’in uzun vadeli yatırımcıları arasındaki artan güven, son fiyat düşüşlerine rağmen belirgin bir şekilde görülüyor. Kalıcı sahipler arasındaki talep, belirsiz dönemlerde Bitcoin’i satmak yerine tutma eğilimlerini göstererek iyimserlik işaret ediyor. Bu durum, birçok yatırımcının “sahiplik yorgunluğu” olarak adlandırdığı bir arz şokuna yol açabilir.
Sektör uzmanlarının vurguladığı gibi, piyasayı etkileyen büyük bir kurumsal ilgi var. Michael Saylor, son bir röportajında, “Yakında her milyarder bir milyar dolarlık Bitcoin alacak ve arz şoku o kadar büyük olacak ki BTC’yi fiat para birimleriyle ölçmeyi bırakacağız” dedi ve piyasa algısındaki büyük değişimi vurguladı.
Ayrıca, birkaç ABD eyaleti stratejik Bitcoin rezervleri oluşturulmasını teşvik ediyor. Bu öneriler destek bulursa, devlet alımları arz seviyelerini önemli ölçüde etkileyebilir ve zaten kırılgan olan durumu daha da tehlikeli hale getirebilir.
Yine de, faiz oranlarındaki dalgalanmalar ve uluslararası ticaret politikaları gibi potansiyel makroekonomik etkenler de Bitcoin’in geleceğini şekillendirmede önemli olacaktır. Bu çok yönlü sorunları anlamak, bu değişen ortamda yatırımcılar için hayati önem taşıyacaktır.
Sonuç
Bitcoin piyasası, borsa rezervlerinin azalmasının potansiyel bir arz şokunu müjdelemesiyle şüphesiz bir dönüm noktasındadır. Yatırımcıların bu değişimi takip etmeleri gerektiği ve bu durumun önümüzdeki aylarda Bitcoin’in seyrini yeniden tanımlama potansiyeli taşıdığı unutulmamalıdır. Piyasa gelişmeleriyle sürekli olarak etkileşimde bulunmak ve bilinçli kararlar almak, değişen ortamda kritik olacaktır.