-
Altın, güvenli varlıklara olan talebin artmasıyla birlikte 2024 yılında %17.5’lik bir yükseliş ile birlikte pazartesi günü ons başına 2,902 dolara kadar tırmandı ve bu, daha önce hiç yaşanmamış bir seviyedir.
-
Merkez bankaları, dolar cinsinden bağımsızlaşma ve jeopolitik gerilimlerin etkisiyle, yılın ilk on ayında toplam 694 ton altın satın alarak aktif bir şekilde altın biriktirmektedir.
-
Dünya Altın Konseyi’nin raporuna göre, “Merkez bankaları, 2025 yılına kadar net alıcı olarak kalmayı bekliyor ve %69’u finansal istikrarsızlık ortamında devam eden birikim olacağını öngörüyor.”
Jeopolitik belirsizlikler arasında merkez bankalarının alımları artırmasıyla altın ons başına tarihi seviyeye ulaşıyor. Altının neden tercih edilen bir güvenli varlık olduğunu keşfedin.
Merkez Bankalarının Altın Birikimi Arasındaki Rekor Artış
Altın fiyatlarının yeni bir tarihi yüksek fiyata ulaşması, küresel ekonomik resim üzerinde önemli etkiler yaratmaktadır. 2024’ün başından bu yana %17.5’lik bir artış, yalnızca piyasa dalgalanmalarına bir tepki değil, derinleşen ekonomik kaygıların bir göstergesidir. Polonya, Hindistan, Türkiye ve Çin gibi merkez bankaları önemli altın rezervleri biriktirirken, bu değerli metalin talebinin belirgin bir şekilde arttığı görülmektedir. Dünya Altın Konseyi‘ne göre, yılın ilk on ayında dünya genelinde 694 ton altın satın alındı ve bu, daha önce görülmemiş birikim trendlerinin devam ettiğini göstermektedir.
Altın Alımlarını Tetikleyen Jeopolitik Faktörler
Bu talep artışı, geleneksel ekonomik istikrarı tehdit eden çeşitli jeopolitik endişeler ve politikalarla yakından bağlantılıdır. Birçok ülke arasında ABD dolarına olan bağımlılığı azaltmaya yönelik devam eden dolar cinsinden bağımsızlaşma çabaları kritik bir öneme sahiptir. Dünya Altın Konseyi’nin raporu, gelişmiş ülkelerdeki merkez bankalarının %83’ünün altını enflasyona karşı bir koruma ve yaklaşan finansal krizlere karşı bir sigorta olarak gördüğünü belirtmektedir. Bu duygu, merkez bankalarının %69’unun altın birikimine devam edeceğini öngörmesiyle güçlenmektedir; bu gruptaki bankalar, zorlu dönemlerde altını güvenli bir yatırım aracı olarak değerlendirmektedir.
Ticaret Politikalarının Altın Piyasasına Etkisi
Altın piyasasındaki gelişmelerle paralel olarak, ABD ticaret politikaları etrafındaki gerginlikler küresel piyasalarda yankı bulmuştur. Eski Başkan Trump’ın çelik ve alüminyum ithalatına etki eden yeni tarifeleri açıklaması, küresel bir ticaret savaşı korkularını yeniden alevlendirmiştir. Hisse senedi piyasasındaki hemen yankı, ABD Çelik ve Nucor gibi şirketlerde önemli kazançlarla kendini göstermektedir; bu da siyasi kararların piyasa hislerini nasıl etkileyebileceğini ortaya koymaktadır. QCP Capital analistleri, bu piyasa tepkilerinin belirsizlikler arasında yatırımcılar için volatiliteyi daha da artırabileceğini belirtmektedir.
Bitcoin’in Piyasa Duyguları ile İlişkisi
Altının geleneksel olarak güvenli bir varlık olmasına rağmen, Bitcoin‘in performansı da dikkat çekmektedir; özellikle enflasyona ve jeopolitik risklere karşı potansiyel bir koruma aracı olarak. Bitcoin, 2025 yılına 93,000 dolar civarında bir değerle başlamış ve şu anda yaklaşık 97,745 dolara ulaşarak yıl başından bu yana %5.1’lik bir artış göstermiştir. Ancak, Bitwise raporuna göre, Bitcoin’in güvenli bir varlık olarak algılanmasına rağmen, riskli varlıklarla olan korelasyonu yüksek kalmakta ve piyasa duygu değişimlerine hassas hale gelmektedir. Bu dinamik, kripto yatırımcılarının küresel ekonomik koşullar gelişirken temkinli olmaları gerektiğini göstermektedir.
Daha Geniş Kripto Para Pazarının Tepkisi
Bitcoin bu zorluklarla başa çıkmaya çalışırken, daha geniş kripto para piyasası da stabil görünmektedir; GMCI 30 endeksi son 24 saatte %0.59’luk bir artış kaydetmiştir. Bu direnç, jeopolitik ve ekonomik belirsizlikler arasında dijital varlıklara olan ilginin hala arttığını göstermektedir. Yatırımcılar, geleneksel piyasa baskılarına karşı potansiyel olarak koruma sağlayabilecek alternatifler arayışındadır.
Sonuç
Özetle, altının önceden görülmemiş yükselişi, finansal çalkantılar ve jeopolitik belirsizlikler arasında bir güvenli varlık olarak değerine dair artan merkez bankası güvenini yansıtmaktadır. Bitcoin, altına dijital bir alternatif olarak görülmeye devam etse de, risk duygu ve geleneksel piyasalarla olan ilişkisi dikkatli değerlendirme gerektirir. Merkez bankaları altın alımlarına devam etme niyetlerini belirttiği sürece, altın ve kripto paralar için gelişen küresel ekonomik manzarada izlenmesi gereken önemli gelişmeler olacaktır.