-
ABD’deki spot Bitcoin ETF’leri, ABD ve bir ASEA ülkesi arasında imzalanan yeni ticaret anlaşması sonrası makroekonomik korkuların azalmasıyla birlikte, iki işlem günü içinde 1 milyar dolardan fazla net girişle büyük bir artış yaşadı.
-
Fidelity’nin FBTC’si ve BlackRock’un IBIT’i, değişen ticaret politikaları ve ABD para politikası üzerindeki siyasi baskılar arasında taze bir kurumsal güveni yansıtarak en yüksek girişleri sağladı.
-
COINOTAG’a göre, bu para akışı, Mayıs ayı sonundan bu yana en yüksek tek günlük ETF girişi olarak kaydedildi ve Temmuz ayında Bitcoin için potansiyel bir yükseliş momentumuna işaret ediyor.
Bitcoin ETF’leri, ABD-ASEAN ticaret anlaşmasının makro riskleri azaltması ile 1 milyar dolardan fazla giriş gördü; siyasi baskılar altında artan kurumsal ilgi ve zayıflayan dolar.
Tarihi Bitcoin ETF Girişleri, Ticaret Gelişmeleri Arasında Yenilenen Kurumsal Güveni İşaret Ediyor
Son piyasa verileri, ABD spot Bitcoin borsa yatırım fonlarının (ETF’ler) 2 ve 3 Temmuz tarihleri arasında 1 milyar doları aşan net girişlerle dikkate değer bir sıçrama yaşadığını gösteriyor. Bu artış, 1 Temmuz’da gerçekleşen kısa bir çıkışın ardından geldi ve bu durum ABD Senatosu’nun “Büyük Güzel Yasa” adlı tasarıyı geçirmesiyle örtüşüyor. Bu, başlangıçta kripto piyasalarını rahatsız etmesine rağmen doğrudan kripto ile ilgili düzenlemeler içermiyordu. Girişlerde liderlik eden Fidelity’nin FBTC’si, 237.13 milyon dolarlık bir ikna sağlarken, BlackRock’un IBIT’i 224.53 milyon dolarla hemen ardından geldi. Diğer önemli katkıda bulunanlar ise ARK 21Shares’in ARKB’si ve Bitwise’in BITB’si oldu ve bunlar, Bitcoin ETF ekosistemine önemli bir sermaye ekledi.
Vietnam ile Ticaret Anlaşması, Makroekonomik Belirsizlikleri Azaltıyor ve Risk İştahını Artırıyor
Bu olumlu momentumun arkasındaki tetikleyici, ABD ile bir ASEAN üyesi olan Vietnam arasında yeni bir ticaret anlaşmasının duyurulması gibi görünüyor. Anlaşma, Vietnam’dan ithal edilen ürünler ve yeniden yüklenen mallar için gümrük vergileri getirirken, ABD ihracatları üzerindeki gümrük vergilerini kaldırarak ticaret dinamiklerini dengelemeyi amaçlıyor. Bu gelişme, daha geniş makroekonomik endişeleri hafifleterek Bitcoin dahil riskli varlıklar için daha elverişli bir ortam yaratıyor. Ticaret anlaşması, jeopolitik belirsizlikleri azaltarak kurumsal yatırımcıların dijital varlıklara ETF’ler aracılığıyla daha fazla maruz kalmasını teşvik etti.
Federal Rezerv Üzerindeki Siyasi Baskı, Doların Zayıflamasını ve Bitcoin Talebini Etkiliyor
Olumlu tabloya katkıda bulunan diğer bir faktör ise Başkan Donald Trump’ın Federal Rezerv Başkanı Jerome Powell’a agresif faiz indirimleri uygulaması için baskıyı artırması oldu; hatta gevşek para politikasından yana adaylarla yer değişimi önerdi. Bu siyasi müdahale, ABD doları üzerinde bir zayıflamaya yol açtı, çünkü piyasalar merkez bankasının bağımsızlığının azalmasını ve teşvik edici önlemler yönünde bir kaymayı bekliyor. Doların zayıflaması, tarihsel olarak alternatif varlıklara, özellikle de Bitcoin’e olan talebin artmasıyla ilişkilendirilmiştir. Bu durum, ETF girişlerindeki son artışla da kendini göstermektedir. Bu dinamik, para politikası beklentileri ile kripto para piyasası davranışı arasındaki etkileşimi vurguluyor.
Bitcoin Fiyatı ve Piyasa Görünümü Üzerindeki Etkileri
Bitcoin ETF’lerine yapılan büyük girişler, Temmuz boyunca Bitcoin için güçlü bir performansın habercisi olabilir ve bu durum, genelde yaşanan üçüncü çeyrek zayıflıklarını sorgulatıyor. Piyasa analistleri, Bitcoin için 117.000 ile 135.000 dolar arasında iddialı kısa vadeli fiyat hedefleri belirlemeye başladı; bazıları ise Bitcoin’in yıl sonuna kadar 200.000 dolara ulaşabileceğini öngörüyor. Bitcoin, raporun hazırlandığı sırada 109.000 dolar civarında işlem görüyordu ve kurumsal sermaye akışı, Bitcoin’in dayanıklılığına ve büyüme potansiyeline yönelik artan güveni gösteriyor.
Sonuç
Son dönemde ABD spot Bitcoin ETF’lerine yapılan 1 milyar dolardan fazla giriş, ticari gerilimlerin azalması ve para politikalarını etkileyen siyasi gelişmelerin yol açtığı kurumsal duygu değişimini vurguluyor. Bu yenilenen güven, zayıflayan dolar ile birleşince Bitcoin’in yakın vadede potansiyel bir yukarı yönlü momentum kazanmasını sağlıyor. Yatırımcılar, dijital varlık piyasasını şekillendirmeye devam eden bu makroekonomik faktörleri dikkatle izlemelidir.