Son üç yılda SEC, kripto şirketlerine karşı birkaç düzine dava açtı. Çoğu şirket, bir yasayı veya kuralları ihlal ettiklerini bildikleri için SEC ile anlaşmak için hızla harekete geçti. Bazıları ise haklılıklarını savunmak için SEC ile savaşacak kaynaklara sahip olduğuna inanarak geri adım atmayıp savaşmayı tercih etti.
Jeremy, Ripple’ın anlaşmadan almak isteyeceği üç şeyi özetledi.
Ripple’ın bu süreçte isteyeceği ilk şey, işlerinin gidişatının bozulmayıp piyasada kalmaları olacaktır. Bazı kripto şirketleri için durum pekte iç açıcı olmamıştır. SEC’in suçlamaları sonucunda piyasadaki güçlerini yitirerek saf dışı kalmışlardır. Bir ceza verilirse veya satışlardan elde edilen karların dökümanları olacaksa, şirketi iflas etmeyecek düzeyde olması gerekir…. Bu anlaşmada gördüğümüz sayı ne olursa olsun, Ripple’ın karşılayabileceği bir sayı olacaktır.
Ripple’ın dışarıda olacağı ikinci şey, netliğin ileriye doğru hareket etmesidir. Ripple ve ikincil piyasa, bunun arkasında SEC fiyaskosunun olduğunu bilmelidir. Jeremy’ye göre, SEC, XRP menkul kıymet ihlali için ikincil piyasaya (borsalar) yönelik gelecekteki tüm suçlamaları düşürmeyi asla kabul etmeyecektir. Ancak düzenleyiciler, ileriye dönük davanın açılmasından elde edilen satışların menkul kıymet satışı olmadığını açıkça belirtebilir.
Diğer bir çözüm, Ripple’ın emanet XRP’sini doğrudan akredite yatırımcılara veya şirketlere satmasıdır. Bunu, talep üzerine likidite (ODL) müşterilerine XRP satarak yapabilir. Bunlar genellikle bankalar ve ödeme işlemcileridir.
İkisi böyle bir anlaşmayı kabul ederse, XRP kısa sürede borsalara geri dönecektir. Bir sonraki aşamada ise borsalara XRP’yi yeniden listeleme güveni verecek.
Bununla birlikte, böyle bir anlaşmada sonrasında çıkarılabilecek en net sonuç:
Ripple’ın menkul kıymet ihlalleri konusunda net olan ilk kripto şirketi olacağıdır