Çin de yaşanan büyük madencilik çöküşü ardından hidroelektrik santrallerine yönelen madencilerin son zamanlarda başları yine dertte.
Madencilik Kuleleri Ardından Santraller!
Çin’de küçük hidroelektrik santralleri, hükümetin kripto madencilerine yönelik baskılarının ardından ucuz enerjiye olan ilginin azalması nedeniyle satışa çıkartıldı. Madencilik kulelerinde olduğu gibi, fiyatları düşüyor ve sahiplerine yatırımlarını telafi etmek için sınırlı seçenekler bırakıyor. South China Morning Post’un bildirdiğine göre, küçük ölçekli hidroelektrik santralleri için reklamlar son zamanlarda çevrimiçi pazar yeri Xianyu’ya yerleştirildi. ‘İkinci el’ tesisler yaklaşık 50 megawatt kapasiteye sahip. Bu tekliflerin sayısı, hükümetin Mayıs ayında kripto para madencilerine yönelik saldırısının başlamasından bu yana belirgin bir şekilde arttı.
Yetkililer Madencileri Suçluyor!
Yetkililer çevreye verilen zarardan madencileri ve onların santrallerini sorumlu tutuyor. Hükumet fabrikaların kapatılması emrini veriyor Pekin’in karbon nötrlüğü hedeflerini tehdit edebilecek Bitcoin madenciliği ve diğer endüstriyel faaliyetlere yönelik hükümetin baskısının arkasında çevresel kaygıların olduğuna inanılıyor. Çin, 2030 yılına kadar emisyonları 2005 seviyelerinin %65’ine indirmeyi planlıyor. Bu da madencilerin üzerine bu kadar gidilmesinin sebebini bizlere bir miktar daha açıklıyor.
Madencilik Cihazlarının Düşüşü!
Çin’in politikaları sebebi ile madencilik ekipmanlarını satan madenciler ikinci el piyasasına da ciddi anlamda zararlar verdi. Fazlalık, birim ve hashrate başına fiyatları hızla düşürdü ve Bitmain’in geçen hafta madencilik donanımı satışlarını ve uluslararası spot teslimatları askıya alma kararına yol açtı. Çin de ki madencilerin büyük kısmı başka bir ülkeye yerleşse bile, kalan madencilerin zararlarını çıkarmaya çalıştıklarını görüyoruz.
Aslında hidroelektrik santrallerinin kullanımına geçilmesinin temel sebeplerinden biride buydu. Ancak ne yeterli verim alınabildi ne de tam anlamıyla Çin hükumetinden onay alınabildi. Hidroelektrik santrallerinin yetersiz kaldığı ve madencilerin zararlarını çıkarmalarını sağlamadığını biliyorduk. Son kısıtlamalar ile madenciler tamamen çöküş yaşamış ve cihazlarını satmak zorunda kalmışlardı. Çin devletinin çevreyi koruma politikasına uymak zorunda kalan madencilerin bir kısmı da ekipmanları ile birlikte yurt dışına çıkmış ve madenciliğe farklı ülkelerde devam etme kararı almıştı.
