- BRICS ülkeleri, ABD dolarına bağımlılığı azaltmayı amaçlayan bağımsız bir ödeme sistemi geliştiriyor.
- Bu girişim, ulusal para birimlerinin dış politik baskılardan korunmasını hedefliyor.
- Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Saint Petersburg’daki SPIEF 2024 Konferansı’nda bu gelişmeyi vurguladı.
BRICS ülkeleri, ABD doları bağımlılığını azaltmak için blok zincir tabanlı otonom bir ödeme sistemi üzerinde iş birliği yapıyor.
Egemeni Güçlendiren Ödeme Sisteminin Geliştirilmesi
Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin, Güney Afrika, Suudi Arabistan, İran, Mısır, Etiyopya ve BAE’nin dahil olduğu BRICS koalisyonu, bağımsız bir ödeme sistemi üzerinde çalışıyor. Bu gelişme, ABD dolarına olan bağımlılığı azaltmayı ve ilgili ülkelerin para birimlerini yabancı politik etkiden korumayı amaçlıyor. Hareket, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin tarafından Saint Petersburg’daki SPIEF 2024 Konferansı’nda tekrar dile getirildi.
Blok Zincir Teknolojisinin Entegrasyonu
BRICS’in önerdiği yeni ödeme altyapısının blok zincir teknolojisinden yararlanacağı bildiriliyor. Rus devlet haber ajansı TASS ile yapılan bir röportajda, Kremlin danışmanı Yury Ushakov, bu dijital sistemin kapsamlı, adil ve ekonomik açıdan faydalı olacağını ayrıntılı olarak anlattı. Ushakov, sistemin hükümetler, işletmeler ve genel halk için sağlayacağı kolaylığın yanı sıra politik manipülasyonlardan uzak olacağını vurguladı.
Ulusal Para Birimi Ağlarının Güçlendirilmesi
Bağımsız ödeme sisteminin oluşturulması sürecinde, BRICS ülkeleri ulusal bankacılık ağlarını güçlendirmeye ve ticaret işlemlerini ABD doları yerine kendi para birimleriyle gerçekleştirmeye istekli. Bu çaba, para birimleri çeşitliliğini desteklemek için Kotalı Rezerv Düzenlemesi’nin geliştirilmesini de içeriyor.
Sonuç
Özetlemek gerekirse, BRICS bloku, modern teknolojilerle desteklenen bir ödeme sistemi geliştirerek daha otonom bir finansal gelecek oluşturmayı hedefliyor. Bu girişim, sadece ulusal para birimlerinin egemenliğini güçlendirmekle kalmayıp, aynı zamanda mevcut dolar hakimiyetindeki sisteme politik olarak nötr, maliyet-etkin bir alternatif sunmayı amaçlıyor. Bu stratejik gelişme, küresel finansal manzarada dikkate değer bir değişikliği işaret ediyor.