-
Kripto para düzenlemelerindeki değişen manzara, özellikle Nijerya hükümetinin bir Binance yöneticisine karşı suçlamaları düşürmesi ile önemli gelişmelere tanık oldu.
-
Bu gelişme, Tigran Gambaryan’ın, sağlık endişeleri nedeniyle yedi aydan uzun bir süredir gözaltında tutulduktan sonra özgürlüğüne kavuşma ihtimalinin belirmesiyle düzenleyici yaklaşımlarda bir değişim olabileceğini işaret ediyor.
-
Özellikle, ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC) yakın zamanda Ripple Labs’ın XRP satışlarıyla ilgili itirazıyla karşılaştı, bu da kripto düzenlemelerinde devam eden gerilimleri ortaya koyuyor.
Bu makale, Binance yöneticisine karşı suçlamaların düşürülmesi, Ripple’ın hukuki temyizi ve Danimarka’nın vergi teklifleri gibi kripto alanındaki önemli son olayları inceliyor.
Nijerya’da Binance Yöneticisinin Suçlamaları Düşürüldü – Bir Düzenleyici Değişim Mi?
Nijerya hükümeti, 23 Ekim tarihinde Binance’ın önde gelen yöneticisi Tigran Gambaryan’a yönelik tüm yasal suçlamaları düşürdüğünü duyurdu. ABD vatandaşı olan Gambaryan, kripto para borsasının operasyonlarıyla ilgili suçlamalarla Nijerya’da yedi aydan fazla bir süre cezaevinde tutulmuştu. Ekonomik ve Mali Suçlar Komisyonu (EFCC)‘nun avukatı, Gambaryan’ın Binance’daki rolünün, dava açmayı gerektirecek kadar önemli olmadığını doğruladı.
Durumu daha da karmaşık hale getiren raporlar, Gambaryan’ın sağlığının kötüleştiğini ve tıbbi müdahale gereksiniminin, suçlamaların geri çekilmesi kararına katkıda bulunmuş olabileceğini belirtiyor. Bu dava, kripto para şirketleri ile hükümet düzenleyicileri arasındaki bazen çalkantılı ilişkiyi yansıtan bir örnek olarak değerlendiriliyor. Analistler, bu sonucun Nijerya’daki kripto düzenlemeleri konusunda daha işbirlikçi bir yaklaşımın işareti olabileceğini öne sürüyor.”
Ripple, SEC’nin XRP Satışları Hakkındaki Kararına İtirazda Bulundu
Bir diğer önemli gelişme, Ripple Labs‘ın, 25 Ekim’de ABD İkinci Daire Temyiz Mahkemesi’ne, SEC’nin XRP kurumsal satışlarına yönelik uyguladığı 125 milyon dolarlık ceza ile ilgili tartışmalı karara itiraz eden bir Form C dosyası sunması oldu. İtiraz, güvenlik statüsünü belirlemekte kullanılan Howey testi‘nin tartışmalı uygulanmasına dikkat çekiyor.
Ripple’ın Baş Hukuk Sözcüsü Stuart Alderoty, bu adımı sosyal medya aracılığıyla kamuya duyurdu. Dosya, mahkemenin daha önceki yorumlarını yeniden şekillendirmek için önemli bir adımı temsil ediyor ve Ripple’a hukuki durumunu netleştirme fırsatı sunuyor. Bu itiraz, sadece Ripple’ı değil, aynı zamanda düzenleyici tanımlar ve yükümlülükler açısından tüm kripto endüstrisi için önemli emsal teşkil edebilir.
FTX, Bybit Borsası ile Anlaşmaya Vardı
24 Ekim’de, FTX iflas mülkünün Bybit borsasına karşı açtığı davayı toplam 228 milyon dolar karşılığında çözdüğü bildirildi. 2023’te başlatılan bu yasal mücadele, FTX’in eski müşterileri ve alacaklılarına geri ödeme yapabilmek için fonları tahsil etmeye odaklandı. Anlaşma şartları gereği, FTX’in Bybit’te tutulan yaklaşık 175 milyon dolar değerindeki dijital varlıkları geri çekmesi bekleniyor; bu, Bybit’in yatırım kolu Mirana Corp’a yaklaşık 53 milyon dolar değerinde BIT token satışı da içeriyor.
Bu anlaşmanın mahkeme onayına tabi olduğu ve kararın 20 Kasım tarihinde çıkması bekleniyor. Eğer onaylanırsa, FTX’in iflasından kaynaklanan sorunların çözümünde önemli bir adım olacak ve etkilenen yatırımcılar için daha iyi varlık geri kazanım çabalarının yolunu açacaktır.
Danimarka, Gerçekleşmemiş Kripto Kazançlarını Vergilendirme Yönünde Adımlar atıyor
Avrupa’da Danimarka, kripto para vergilerini daha kapsamlı şekilde düzenlemek için adımlar atıyor. 24 Ekim itibarıyla, Danimarka Vergi Yasası Konseyi, yatırımcılar tarafından tutulan kripto varlıkları için gerçekleşmemiş kazançlar ve kayıplar üzerinden vergi getiren yeni bir yasa tasarısını önerdi; bu tasarının 2026 yılına kadar uygulanması planlanıyor. Danimarka Vergi Bakanı Rasmus Stoklund, mevcut sermaye kazancı vergi uygulamasının kripto yatırımcılarına haksız yükler getirdiğini ifade etti.
Konsül raporu, bir “stok vergisi” sistemi yönünde bir reform çağrısında bulunuyor; bu sistem, bir yatırım portföyünü, satılmadığı sürece yıllık vergilendirmeye tabi olan tek bir varlık olarak ele almayı öngörüyor. Bu, Danimarka’daki kripto yatırımcıları için vergi sürecini kolaylaştırırken, aynı zamanda kripto para faaliyetlerinden hükümetin gelirini artırma potansiyeli taşıyan bir adım olarak görülüyor.
Sonuç
Kripto para sektöründeki son yasal gelişmeler, düzenleyici çerçeveler ile dijital varlıkların evrilen doğası arasında karmaşık etkileşimlerin olduğunu gösteriyor. Binance’ın Tigran Gambaryan’a karşı suçlamaların düşürülmesi, Ripple’ın SEC’ye karşı temyizi ve FTX’in Bybit ile yaptığı önemli anlaşma, sektörde hem zorlukların hem de fırsatların olduğu bir manzarayı ortaya koyuyor. Danimarka gibi ülkeler yenilikçi vergi stratejileri geliştirirken, bugün alınan bu tür önlemler yakın gelecekte kripto paralar için düzenleyici ortamı şekillendirecektir; bu da sektör oyuncularının bu sürekli değişen pazarda bilgi sahibi ve çevik olmaları gerektiğini işaret ediyor.