- Ünlü hukuk uzmanı John E. Deaton, ABD hükümetinin Coinbase’e yaptığı büyük Bitcoin transferleri nedeniyle sert eleştirilerde bulundu.
- Bu işlemler, kripto para piyasasında şeffaflık ve düzenleyici uygulamalar hakkında tartışmalara yol açtı.
- Deaton’ın eleştirileri, hükümetin nihai amaçlarını ve düzenleyici çerçevesinin güvenilirliğini sorguluyor.
John Deaton, ABD hükümetinin Coinbase’e yaptığı Bitcoin transferleri üzerine endişelerini dile getiriyor ve bu eylemlerin ardındaki şeffaflık ve düzenleyici tutarlılığı sorguluyor.
ABD Hükümetinin Coinbase’e Yaptığı Bitcoin Transferlerinin Ardındaki Tartışma
Tartışma, ABD hükümetinin dünyanın en büyük kripto para borsalarından biri olan Coinbase’e önemli miktarda Bitcoin transfer etme kararından kaynaklanıyor. Raporlar, bu işlemlere kripto ile ilgili suçlarla mücadele eden çeşitli kolluk kuvvetleri operasyonları sırasında el konulan binlerce Bitcoin’in dahil olduğunu gösteriyor.
Blokzincir analitik firması Arkham, hükümetin yaklaşık 3.940 BTC’yi, yani yaklaşık 241 milyon dolar değerinde Bitcoin’i Coinbase’e aktardığını ortaya çıkardı. Bu Bitcoin’ler, Ocak 2024’teki davasında mahkum edilen uyuşturucu satıcısı Banmeet Singh’den alındı. Bu önemli transfer, küresel kripto piyasasındaki düşüşle eş zamanlı gerçekleşti ve kamuoyunun dikkatini daha da çekti.
Bu büyük çaplı işlemlere karşılık olarak John E. Deaton, hükümetin kararını anlamsız bulduğunu belirterek eleştirdi. Özellikle Gary Gensler, ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC) Başkanı ve ABD Senatörü Elizabeth Warren’ı hedef aldı. Deaton, Gensler’in Warren’ın yeniden seçilme kampanyası sırasında alenen savunduğu anti-kripto duruşu altında hareket ettiğini belirtti.
Coinbase’in SEC ile yasadışı faaliyetlerde bulunduğuna dair devam eden yasal sorunlarına rağmen, Deaton, hükümetin bu büyük işlemler için Coinbase’i kullanmasını ironik bulduğunu ifade etti.
SEC Başkanı olarak Gensler, Coinbase’in işlerinin yasadışı olduğunu beyan etti. Ancak, ABD Hükümeti bu yasadışı işi kullanarak Amerikan halkına Bitcoin satıyor. Bu senaryoyu uyduramazsınız.
Deaton’ın açıklamaları, hükümetin düzenleyici duruşundaki tutarsızlık iddialarını vurguluyor ve Coinbase’in yasal sorunlarına rağmen hükümetin onların platformunu kullanmasının, dolaylı olarak onun meşruiyetini onayladığını ileri sürüyor. Bu durum, SEC’in düzenleyici yaklaşımının bütünlüğü konusunda ciddi şüpheler uyandırıyor ve kamuoyunun kuruma olan güvenini potansiyel olarak zayıflatabilir.
Coinbase, Hukuki Mücadele ile Karşılık Veriyor
John Deaton’ın eleştirileri, Coinbase’in ABD SEC ve Federal Mevduat Sigorta Kurumu’na (FDIC) karşı kendi yasal hamlesini başlattığı kritik bir dönemde geliyor. Bu hukuki mücadele, kripto para endüstrisinde net düzenleyici yönergelerin gerekliliğini daha da vurguluyor.
Coinbase’in Baş Hukuk Sorumlusu Paul Grewal, borsanın Bilgi Edinme Özgürlüğü Yasası (FOIA) kapsamında bir dava açtığını açıkladı. Bu dava, SEC ve FDIC’yi, özellikle Ethereum’un menkul kıymet statüsüyle ilgili olarak bir yıldan uzun süre önce talep edilen önemli bilgileri açıklamaya zorlamayı amaçlıyor.
Ayrıca Coinbase, FDIC’den, kripto ile ilgili faaliyetler konusunda finansal kurumlara gönderildiği iddia edilen durdurma bildirimlerine ilişkin belgeler talep ediyor. Bu şeffaflık talebi, Coinbase’in düzenleyici gereksinimleri anlama ve uyma taahhüdünü gösteriyor ve ABD düzenleyici kurumları tarafından algılanan adaletsizliklere meydan okuyor.
Sonuç
John E. Deaton’ın ABD hükümetinin Coinbase’e yaptığı Bitcoin transferleriyle ilgili eleştirileri, mevcut düzenleyici ortamın potansiyel tutarsızlıklarını ve şeffaflık sorunlarını vurguluyor. Coinbase, SEC ve FDIC’ye karşı yasal mücadelesine devam ederken, kripto para sektöründe net düzenleyici politikaların gerekliliği giderek daha acil hale geliyor. Bu gelişen durum, sürekli büyüyen kripto piyasasında adaleti ve şeffaflığı sağlamak için iyi tanımlanmış ve tutarlı düzenleyici çerçevelerin gerekliliğinin altını çiziyor.